Cildinizin Kolajenin Gücünü Harekete Geçirin


Konu cilt bakımı olunca, daha sıkı ve daha genç görünümlü bir cilde sahip olmanın sırlarından biri hiç şüphesiz kolajendir. Peki, kolajen nedir ve cilt bakımında neden bu kadar önemli bir yere sahiptir? Gelin, bu soruların cevaplarını birlikte keşfedelim.

Kolajen Nedir?

Kolajen, vücudumuzda en çok sayıda bulunan proteindir. Cildimiz, saçımız ve tırnaklarımız dahil olmak üzere birçok dokunun temel yapı taşı kolajenlerden oluşur. Cildimizin esnekliği ve sıkılığı da cildimizdeki kolajen seviyesi ve kalitesine bağlıdır. Ancak ilerleyen yaşlarda, vücudumuzdaki kolajen üretimi yavaşlar ve cildimizde sarkma, ince çizgiler ve kırışıklar oluşur. Kolajen içeren cilt bakım ürünleri kullanarak daha dolgun ve genç görünümlü bir cilde sahip olmak mümkün.

Cilt Bakımında Kolajen’in Önemi

Sıkılaşma

İlerleyen yaşlarda cildimizdeki kolajen miktarı azalır ve kalitesini kaybeder. Ancak kolajen içeren cilt bakım ürünlerini kullanarak daha sıkı ve dolgun bir cilde sahip olabilirsiniz.

Anti-Aging

Kolajen içeren cilt bakım ürünlerinin kullanılması, cildin

yeniden yapılanmasına yardımcı olur ve yaşlanma belirtilerini azaltır.

Cilt bakımında kolajen kullanmanın faydaları arasında cildin nemlenmesi, cilt tonunun eşitlenmesi ve cilt dokusunun iyileştirilmesi de yer alır. Kolajen, cilt bariyerini güçlendirerek, dış etkenlere karşı daha dirençli hale gelmesine de katkıda bulunur.

CİLDİNİZDEKİ KOLAJENİN GÜCÜNÜ HAREKETE GEÇİRİN

Uzun yıllardır kozmetik alanında yapılan çalışmalar, kolajenin gücünün harekete geçirilmesinin cilt sıkılığını sağladığını göstermiştir. Institut Esthederm’in ekobiyolojik yaklaşımı kolajeni gücünü harekete geçirir. Bu sayede, cilt direnci mekanizmalarına dahil olarak cilt sıkılığını geri kazandırır.

Yaşın ilerlemesiyle beraber farklı kolajen türlerinde oluşan değişiklikler cildin yapısının bozulmasına neden olur:

● Cilt katmanları arası etkileşimler azalır

● Cilt katmanları beslenme alışverişleri zayıflar

● Ciltte sarkmalar başlar ve kırışıklıklar derinleşir.

Kolajen gücünün harekete geçirilmesiyle cilt katmanları arasındaki bağlantının yeniden sağlanması, daha dolgun bir cilt için sıkılığın geri kazanılmasına yardımcı olur.

KOLAJEN İŞLEVİNİN KAYBI

Yaş İlerlemesine Bağlı Biyolojik Değişiklikler

Yaşlanma sürecinde kolajen üretimi azalır ve üretilen kolajenlerin kalitesi düşer. Genç birinin cildindeki kolajne lifleri daha sağlam ve sıkı bir şekilde bulunurken yaşı ilerlemiş bireylerde kolajen lifleri parçalanır ve gücünü kaybeder.

Hormonların Kolajen Gücüne Olan Etkisi

Vücudumuzda yaşadığımız hormonel değişiklikler ciltteki kolajen sentezini de etkiler.

Ergenlik

Ergen bireylerde cinsiyet hormonlarının üretiminin getirdiği değişiklikler, kolajenin, özellikle de büyüme için gerekli olan tip I kolajenin hızlı bir şekilde yenilenmesini sağlar.

Gebelik

Doğum sonrası dönemde kolajen ve elastin seviyesinde belirgin bir artış olur, sonrasında ise hızlı bir düşüş yaşanır. Ergenlerde olduğu gibi, gebelik döneminde de artış gösteren kortizol seviyeleri kolajen lif sentezini zayıflatabilir. Bu da hamile vücudunu çatlaklara karşı daha az dirençli hale getirebilir.

Menopoz

Östrojenin vücutta azalması, ciltteki kolajenin azalmasına sebep olur: Menopozdan sonraki 15-18 yıl boyunca, kolajen -%2,1 ve cilt kalınlığ -%1,13 azalma gösterir9. Menopoz sonrası, kadınlarda östrojen tedavilerinin yaşlanma karşıtı özelliklerini destekleyen birçok çalışma kolajen miktarı, cilt kalınlığı, elastikiyet ve hidrasyon üzerinde olumlu bir etkinin yanı sıra yara iyileşmesinde de iyileşme göstermektedir.

Çevresel Faktörlerin Kolajen Üzerine Etkisi

Güneşin zararlı UV ışınları, kirlilik ve sigara kullanımı gibi faktörler ciltteki kolajene zarar verir ve cilt sarkması gibi yaşlanma belirtilerine sebep olur. Bu faktörler zaman geçtikçe sarkmayı hızlandırır.

Ciltteki kolajen sentezindeki değişiklikler, düzensizliğe ve işlevsellik kaybına neden olur. Bunların sonuçları aşağıdaki gibi olabilir:

- Cilt sertliği

- Cilt kalınlığında değişiklikler

- Ciltte sıkılık kaybı ve cilt tonunda eşitsizlik

Kolajen: Cilt Sıkılaştırıcı Protein

Dermis tabakasının %90’ını oluşturan cilt kolajenleri, cilde sıkılık ve direnç sağlar. İlerleyen yaşlarda, kolajen üretimi azalır, kalitesi düşer. Sonuç olarak ciltte sıkılık kaybı ve sarkmalar meydana gelir.

Kolajen Türleri ve Görevleri

Kolajen XVII’nin harekete geçirilmesi, cildin direncini artırır ve daha pürüzsüz bir cilt görünümü sağlar.

Kolajen IV ve VII’nin yanı sıra belirli proteinlerin harekete geçirilmesi cilt yapısının sabitlenmesine katkıda bulunur. Cildin yaşa bağlı olarak gerilmesine karşı direnci artırır, hücre alışverişi için uygun bir ortam sağlar.

Biyomimetik aktif bileşenlerin ana hedefi cilt sarkmalarının klinik belirtilerini engellemektir. Bu bileşenler, cildin farklı katmanlarında bulunan beş kolajenin gücünü harekete geçirerek cildin sıkılığını ve direncini artırır.

PRO-COLL+ Teknolojisi

Institut Esthederm Pro-Coll+ Teknolojisi, kalıcı sonuçlar için destek yapısı bileşenleri üzerinde çok katmanlı bir etki gösteriyor.

Pro-Coll+ Teknolojisi, farklı cilt katmanlarındaki yapısal proteinleri ve 5 farklı kolajen gücünü harekete geçirir. Cildin tüm destek mimarisi boyuncu etkinliği garanti eden Pro-Coll+ Teknolojisi, cildin doğal sıkılaşma mekanizmalarını güçlendirir.

Gösterdiği çok katmanlı etkinlikle cildin sıkılık, yoğunluk ve dayanıklılık ekosisteminde yer alan ana biyomimetik mekanizmaları harekete geçirir.




DERMİS ÜZERİNDE ETKİSİ

Kolajenlerin ve yapısal proteinlerin harekete geçirilmesi hücre yenileme kalitesinin güçlendirilmesine yardımcı olur.

Kolajen IV ve VI’nın harekete geçirilmesi ve korunması daha dinamik bir cilt mimarisi için hücre alışverişini optimize eder.

Kolajen I ve III’ün harekete geçirilmesi cilde dolgunlaştırıcı ve sıkılaştırıcı bir etki sunar.

CİLT SARKMALARINA KARŞI BİYOMİMETİK AKTİF İÇERİKLER

Cildin çeşitli destek yapıları üzerinde hem niceliksel hem de niteliksel tamamlayıcı etkileri nedeniyle seçilen biyomimetik peptitler, epidermis-dermis bağlantı yapılarının kalitesini ve bunların biyolojik sıkılaştırıcılar olarak işlevlerini koruyarak cilt bütünlüğünü ve direncini garanti eder.

NEDEN INSTITUT ESTHEDERM?

Institut Esthederm, estetik ve yaşamdan ilham alan benzersiz bir bakım anlayışı sunar. Cildin pozitif yaş almasına yardımcı olan ve çevresel faktörlere uyum sağlama yeteneğini artıran ürünler sunar. Institut Esthederm ürünleri, cildin doğal güzelliğini korur, cildi yaşlanmaya karşı güçlendirir ve hücresel metabolizmayı optimize eder. Ayrıca cildin kendi suyundan ilham alınarak geliştirilen Global Cellular Protection patenti cildin kendini koruma kabiliyetini güçlendirir ve estetiğe bütünsel bir yaklaşım sunar. Bu özellikleriyle Institut Esthederm, cildin gençliğini uzun vadede koruma altın alır ve her koşulda hücresel gücünü korumasına yardımcı olur.

INTENSIVE PRO COLLAGEN SERİSİ ÜRÜNLERİNİ KEŞFEDİN!

Intensive Pro-Collagen+ Serum'u incelemek için tıklayın

Intensive Pro-Collagen+ Cream'i incelemek için tıklayın